13 Şubat 2016 Cumartesi

IŞİD'i Yok Etmek: Yapılması ve Yapılmaması Gereken 10 Şey

Jean-Marie Guéhenno, Dünya Ekonomik Forumu | 17 Ocak 2016

Geçtiğimiz yıl boyunca şiddet yanlısı aşırı hareketler çarpıcı kazançlar sağladı. IŞİD, Irak ve Suriye'nin büyük bir bölümünde kontrol sağladı, on binlerce yabancı örgüte katıldı, Ortadoğu'da ve diğer bölgelerde terör saldırıları yaptı. El Kaide Yemen'den Suriye'ye, Somali'ye kadar esnek bir alanda faaliyet gösteriyor ve kimi yerlerde eskisinden daha da güçlü. IŞİD'in batıdaki saldırıları -görünüşte Paris vakası gibi merkezden kontrol edilen, başka yerlerdeki yalnız kurtlar tarafından yapılan saldırılar- Batılı güçlerin daha fazla güç kullanarak saldırmasını sağladı. Kesinlikle, IŞİD ile savaşmak için daha fazlası yapılabilir. Ancak her hareket problemin doğru teşhisiyle bilgilendirilmelidir ve geçmişin hataları tekrar edilmemelidir.

Bunu da akılda tutarak aşağıda IŞİD'le savaşırken yapılması ve yapılmaması gereken şeyi sıraladım. Hepsi Crisis Group'un şiddet yanlısı aşırı hareketleri ve onların yararlarına olan çatışmaları incelemedeki yıllar süren deneyiminden ve geçen 15 yılın anti-terörist operasyonlarından alınan dersler sonucunda yazıldı.

1.Tehdidi abartılı biçimde büyütmeyin

IŞİD potansiyelini gösterdi ve ileride daha da güçlenebilir, ama geçmişte, aşırı hareketler düşmanlarının aşırı tepkilerinden kar sağlamaya eğilimliydi. Onların terörizmi genellikle düşmana misilleme niteliğinde gelişigüzel ataklar yaptırarak ileride daha çok yarar sağlamak üzerine. IŞİD'in bizzat kendisi Amerika'nın 11 Eylül saldırıları sonrası başlattığı Terörizmle Savaş'ın bir ürünüdür. Amerika ve Avrupa'daki liderlerin olayları daha iyi kontrol etmeleri, korkuyu beslememeleri, toplulukları yabancılaştırmadıklarından emin olmaları ve ellerindeki güçleri mantıklı kullanmaları gerekiyor.

2.Bombalarla IŞİD'i yenmeyi beklemeyin

Bombalar kamplara hasar verebilir, komuta yapısını zayıflatabilir ve liderleri öldürebilir. Ancak kökleri toplumun içinde olan hiçbir isyancı hareket sadece bombalarla yenilemez. Bombalayanların vuracak hedefleri kalmayacak ve IŞİD hala Irak ve Suriye'nin bazı kısımlarını kontrol edecek. Sadece bombardıman yapılması yıkıcı bir şekilde de sonuçlanabilir: Sivil kayıplar, hasarlı yapılar toplulukları silah altına girmeye ve aşırı hareketlere katılmaya itebilir. En sonunda, savaş başlar.

3.Müttefiklerden kara savaşı başlatmasını beklemeyin

IŞİD ortak düşman olabilir, ancak IŞİD'in bölgedeki düşmanlarından sadece birkaçı IŞİD ile mücadelenin öncelikli olduğunu düşünüyor. Suudiler için İran'ı zayıflatmak daha önemli. Türkiye'nin Suriye'deki önceliği Esad'ı devirmek ve Kürt ayrılıkçılığını sonlandırmak. Suriye Kürtleri için öncelikli hedef  Kürdistan. İran ve Rusya Esad'ın devrilmemesini IŞİD'le mücadeleden önemli görüyor. Bölgedeki siyasi çekişmeler IŞİD'e bir iyilik olmakla kalmıyor, aynı zamanda IŞİD'i yenmeyi güçleştiriyor.

4.IŞİD'in sadece dini propagandasına odaklanıp politik ve sosyoekonomik köklerini gözden kaçırmayın 

IŞİD'i kapsayan elemanlardan bazıları dindar ve dini hedefleri amaçlıyorlar. On yıllar süren okullar ve televizyon tarafından verilen, Körfez destekli dini mesajlar IŞİD'in çağrısına olumlu bakılmasının bir sebebi. Ancak Orta Doğu'da, IŞİD ve benzeri cihatçı gruplar ideolojilerinden dolayı değil, özellikle çatışma ortamlarında ve anarşi içindeki devletlerde yaşayan insanlara bu örgütlerin sağladıklarından dolayı destekleniyor veya kabul görüyor. IŞİD de desteğini Bağdat ve Şam rejimlerinin ellerinde çok acı çekmiş Sünni Müslümanlardan alıyor. Avrupa'da yeni nesil radikalist gençlik camilerden ziyade internet üzerinden IŞİD'in hazırladığı dine küçük bir referans olan, ancak genellikle şiddet veya kardeşlik kavramları vurgulanan içeriklerle IŞİD sempatizanı oluyor. Bir Fransız akademisyeni Olivier Roy'un da dediği gibi: "Biz İslam'ın radikalleşmesine değil, radikalliğin İslamlaşmasına tanık oluyoruz."

5. IŞİD'i yenmek için IŞİD'in ortaya çıkmasını sağlayan koşulları yeniden yaşatacak politikalar izlemeyin

IŞİD'in artan nüfuzu, diğer aşırı gruplar gibi, şiddetin ve on yıllar süren baskıcı yönetimlerin ürünüdür. Baskıcı devletlerle ortaklık kurmak -özellikle bütün düşmanlarını şiddet yanlısı aşırı gruplar olarak tanımlayanlarla- karşılaşılabilecek düşman sayısını daha çok artırır. Sadece aşırıcılığa odaklanmak aşırı grupların kar sağladığı krizleri oluşturan ve devletlerin çöküşünü sağlayan diğer kaynakları görmezden gelmeye sebep olur.

6.Sorunun çok boyutlu doğasını anlayın

IŞİD ve diğer aşırı gruplar Ortadoğu'daki büyük kargaşanın bir semptomudur. Sünni/Şii ayrılığı ve Sünnilerin mağduriyet hissi kuşkusuz bu kargaşanın birincil faktörlerindendir. Daha az bilinen, ancak önemli olan bir diğer konu da Sünni toplulukların içindeki paralel değişimlerdir. Özellikle Suriye ve Irak'taki hakimiyetini devam ettirebilmek için IŞİD sosyal fay hatlarıyla oynuyor. -kentsel, kırsal, kabilevi, kuşak farklılıkları- ve daha fazlası.

7.Güç kullanımında dikkatli olun

Aşırı gruplarla çatışırken askeri güç kullanımı genellikle şarttır. Ancak genelde kör bir kılıç gibidir. Özellikle ana amacın -olması gerektiği gibi- toplulukları kazanmak olduğu bir yerde. Sadece yerlilerle iyi ilişkiler kurabilen güçler taarruz içinde olmalıdır. -IŞİD'le birlikte, Şiilerin Sünni çoğunluklu yerlerde savaşması veya Kürt güçlerin Arap bölgelerinde savaşması durumunu imkansız oluyor ve bu da yerli Sünni güçlerin bile yerleşmesinin çok zaman alacağı bir yerde dikkatli olunmasını zorunlu hale getiriyor. Eğer bir yerel topluluğun çektiği cefanın şiddeti azaltılamıyorsa, bölgenin geri alınması yerine IŞİD'i mevcut sınırlarıyla kontrol altına almak yeğdir. O riskli bölgeyi almak ve insanları tekrar kaybetmek -Irak işgalinin ve Arap Baharının sonuçları gibi- bölgenin kontrolünü IŞİD'e bırakmaktan daha kötüdür.

8.Kutuplaşmanın Ortadoğu'yu yok etmemesi için açıkça çalışın ve farkında olmadan kutuplardan birine dahil olmayın

Körfez Krallıkları arasındaki artan çekişmeler (özellikle Suudi Arabistan ve İran arasındaki) -Şimdileri Suudi önderliğindeki koalisyona karşı duran bir İran/Rusya mihveri olarak yansıyor- oradaki stabiliteye karşı en az IŞİD kadar tehlikelidir. Çekişmelerin sonucu olarak mezhepçi akımlar başlamakta, aşırıcılığa yer açılmaktadır. Batılı liderler bunu açık olarak kabul etmelidir ve tansiyonları düşürmek için girişimleri artırmalıdır. Eğer bunlar yapılmazsa, IŞİD'i yenmek için hiçbir strateji etkili olmayacaktır.

9.Devam eden savaşları bitirmek ve diğerlerinin de katılmasını önlemek için çalışmaları yeniden canlandırmak -özellikle terörizme mantıklı karşılık vererek-

Suriye, Yemen ve Libya' da makul barış anlaşmaları yapılmadan IŞİD ve El Kaide'ye bağlı gruplarla mücadele etmek imkansız olacak. Selefi-cihatçı görüşlerle ilgili kısa bir geçmişi olan ülkelerde bile İslam dünyasındaki herhangi bir krizin aşırı bir boyuta varma ihtimali vardır.  Bu yüzden çatışmaları engellemek hala dimdik ayakta olan ülkelerin korunması için kritiktir. Bu tehlikede olanların desteklenmesi gerektiği anlamına gelir, örneğin Sahel'de* yasadışı ticaretin bütün türleri rahatlıkla politik şiddete dönüşebiliyor. IŞİD gibi cihadçı grupların uzun süreler devam eden değinilmemiş yerel sorunlar sonucu kök salmaya başladığından beri acemice verilmiş karşılıklar ve başlayan düşük yoğunluklu çatışmalardan sonra önleme ve erken harekete geçmeye odaklanmak anahtar çözümdür. Bir lokal çatışma radikalleştikten sonra, çatışma uluslarası bir boyuta dönüşür ve bu raddeden sonra sağlanması gereken siyasi çözüme ulaşmak daha zordur. Sonuç olarak Ortadoğu'nun yandığı her an, Avrupa Sahel'i ve Sahraaltı Afrika'yı unutmamalıdır.

*Afrika'nın yarı kurak Sahra sınır veya sahanlığında tropik ve alttropik otlaklar ve çalılıklardan oluşan savanalardır.

10.Gelişmiş ülkelerde, Ortadoğu'da iç güvenliği çatışmadan öncelikli tutun

Cihatçı grupların yenilmez olmadıklarını düşünürsek onlarla çatışmak imkan dahilinde cazibelerini ve etkilerini zayıflatabilir. Ancak yok edilmeleri on yıllar alacak politik süreçlerin sonucu olabilir. Bu süre içerisinde çok kültürlü Batı toplumlarının dağılmasını önlemek öncelik olmalıdır. Bu durum korku politikasının açık bir reddini gerektirir, ancak bu red sadece terörizm kontrol altına alındığında mümkün olacaktır ki bu da sivilleri korumak için yeterli miktarda kaynak gerektirecektir.

Kaynak: http://www.crisisgroup.org/en/regions/middle-east-north-africa/syria-lebanon/syria/op-eds/guehenno-destroying-isis-10-dos-and-donts.aspx

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder